YÜREK BURKUCU OLAY: KIRŞEHİR’DE POLİSİN POLİS EŞİNİ ULUORTA ÖLDÜRÜP İNTİHAR ETMESİ

The secrette “önce kendimi sevdim, sonra evren beni sevdi” sözcüğünü okumak beni etkilemişti. İşte o an kendimi sevmeyi unuttuğumu fark ettim. Güneş her gün doğduğu için muhteşem seremonisini çoğu zaman fark edemeden yaşıyoruz. Hatta çoğu kişi bu güzelliği hiç de fark edemeden hayatını sürdürüp, sonlandırıyor. Oysa evren bizlere bazan üryan, bazan da sır dolu güzelliklerini geçit töreni endamında her an sunuyor. Kendimi hissederek sevebilmeyi başardığımda, evreni de daha çok sevmeye başlamıştım. PMYO Müdürlüğü yaptığım dönemde polis adaylarının ne büyük bir heyecanla Polis olabilme tutku ve heyecanı yaşadığına tanık olmuştum. Ancak polis olduktan sonra bu tutkulu heyecanın da pörsüdüğünü fark edebiliyordum. İnsan hedefine ulaştıktan sonra önüne yeni hedefler koyamazsa zamanla hayatı da standartlaşıyor. Oysa insan kendisini sevebilse ve elde edebildiklerinin minnettarlığını da yüreğinde hissedebilse hayatı bir dinamizm içine girdiğini yaşayarak fark edebiliyor. Ne kadar Avukat olsam da damarımdan zerk edilmiş virüs endamında Polis ruhu yaşıyorum. Bunun nedeni de sanırım daha 14 yaşımda o kutsal üniformayı giymemin bilinçaltımdaki etkisinden kaynaklanıyor. Kırşehir’de Polisin, Polis eşini tabancasıyla şehrin içinde; uluorta ve hem de on kurşunla öldürmesi; ardından da yine aynı silahla intihara kalkışması yüreğimi burktu. Bir yanda iki genç fidanın ölümü ve diğer yanda da çocuklarının unutamayacağı psikolojik esaret gözümün önüne geldi. Anne ve babasız büyüyen çocuğun yaşadığı esaretin yerini hiçbir boşluk dolduramaz. Bir Polis için silah, bir tabancadan çok daha büyük bir anlam taşır. Silah hem mesleğini ve hem de namusunu temsil eder. O yüzden polisler intihar ederken silahlarını kullanmaları çok anlamsız bir son da değildir. Kırşehir’de yaşanan olayda da hem kendisinin ve hem de karısının eceli aynı silah olmuştur. Teşkilatta her kademede görev yapan kişilere çok büyük ödevler düşmekte. Psikologların kurum dışına çıkacak olması ve kurum dışı psikologlardan da destek alınabilecek olması haberi güzel bir adım. Zira arkadaşlarının psikologla görüştüğünü görmesini istemeyen polisler için psikologların kurum içinde olması bir baskı unsuruydu. Sürekli göreve hazır olmak, hiyerarşi baskı ve görev tanımlanmasının net olmaması gibi unsurlar zaten poliste psikolojik yıpranmaya yol açan faktörler. Vatandaşın can ve malını koruyan polis ne kadar çok psikolojik dinginliğe sahip olabilirse, o oranda da verimli hizmet sunabilmesi mümkündür. Bu olayda herkese düşen olaylar var.

SÖZLEŞME KURULURKEN VERİLEN HER PARA KAPORAMIDIR VE BU PARANIN İADESİ ZORUNLUMUDUR?